Sayfalar

5 Ekim 2012 Cuma

Pearl Jam 20

Cameron Crowe ismi bize pek yabancı gelmemiştir. İşte Pearl Jam 20 belgeselini çeken adam bu yönetmen. Kendisinin Singles dışında, Vanilla Sky ve Elizabethtown gibi güzel filmleri var. Pekala bu belgesel için onu ideal adam yapan, herhalde Singles filmi. Bu filmde Seattle'da yaşayan 90'lar gençliğinin aşk hikayeleri var. Yani tam da grunge müziğin yeşerdiği yerde. Peki neden 20? Yirmi, çünkü grubun 20. yılı ve yola 10 ile başlamışlardı biliyorsunuz. Grubun ilk albümünün adıydı "Ten".

 Singles, vasat bir filmdi ama içersinde rock efsanelerini barındırıyordu.

Belgesel özel gösterimle sadece bir gece için İngilizce altyazı ile gösterime gitti. Ben de İzmir'deki o şanslılardan biriydim. Gidince lise yıllarından 1-2 dostu görmenin de mutluluğunu yaşadım tabii. Benden 15 yaş büyük halam nasıl Bon Jovi hayranıysa ve konserlerine gitmek için her yolu deniyorsa, ben de bir sonraki nesil olarak Pearl Jam hayranıyım.

Belgeselin 2 CD'den oluşan albümünü aldım. Grup bu albüm için "canlı performanslarımızın en iyileri" şeklinde bir açıklama yaptı. Yani her konserini kaydeden Pearl Jam grubunun en iyi performansları bu albümde. Bunun yanında 20 yıl öncesinden kalma tozlu demo kayıtları, ev kayıtları gibi şeylerde var. Dışarıdan biri için değersiz ve uyduruk gelebilecek bu kayıtlar, o dönemlerin sound'unu dinleyip gülümseyecek bizler için paha biçilemez.

 Daha yaratıcı bir afiş yapılabilinirmiş. Yinede albüm kitapçığı çok özenli olmuş. 
Bütün şarkıların hikayelerini yazmışlar.

Belgeselde bol bol görünen Chris Cornell da var albümde. Temple of the Dog projesindeki şarkısı Say Hello 2 Heaven (demo versiyonu) ile sesini duyuyoruz. Neil Young bir şarkıda gruba eşlik ediyor. Nothing as It Seems şarkısının demosu ve canlı versiyonu ayrı ayrı var. Canlısında gitar tonları cayır cayır! Better Man'in 2010 New York konseri performansı, söylenmiş en iyi canlı versiyonudur herhalde. Alive, daha düşük metronomlu ve hisli. Black, Mtv Unplugged haliyle karşımızda ki zaten o performansın en sevilen parçasıydı. Muhteşem şarkının klibi de olmadığından, o dönemde yapılan Mtv Unplugged hali, şarkının klibi görevini üstlenmişti. Indifference, Of The Girl asıl kaydından çok daha hisli. Blood ve Do The Evolution, grubun rocker ruhunu gayet iyi veriyor.

 Better Man, izleyin bana hak vericeksiniz.

Sonuç olarak, albüm çok yeni bir şey sunmuyor ama 20 yıllık bir grubun yürüdüğü yolları çok güzel anlatıyor. Belgesel de öyle. 25 yıl öncesinden başlıyor belgesel. Grup, bir vokalist arıyor. Bir demo tape kaydetmişler ve kasedin içine Black şarkısının, vokalsiz sadece enstrumanlardan oluşan halini koymuşlar. Kaset vokalist Eddie Vedder'a ulaşıyor. Eddie söylüyor ve kaset oradan tekrar gruba dönüyor. Grup üyeleri toplanıyor, play tuşuna basıyor ve o ses karşısında şoka uğruyorlar.

 "We Belong Together"

Belgeselde işte böyle özel anlar var. Bu özel anları anlatıyorlar ve ne hissettiklerini açıklıyorlar. Belgesel grubun her dönemine yer verse de en çok ilk 3 albüme yer vermiş. Zaten bizim istediğimiz de buydu. Lakin kötü bir şey, belgeselde bulunan çoğu konser kaydı fanların yıllardır bildiği Youtube'da dönen videolardı. Benim için konser videoları pek şaşırtıcı olmadı yani. Bir diğer olaysa, grubun geçmiş davulcuları belgesele girememiş, onları pek göremiyoruz. Her şeye rağmen, her fanın ve rock müzik tutkununun hatta amatör müzisyenlerin, bu belgeselde kendilerine ait, kendileri için bir şeyler bulacaklarına eminim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...