Frank Sinatra
İşte bu Johnny Fontane'in hep Frank Sinatra olduğu konuşulur. Kitabın yazarı Mario Puzo'ya sorduklarında hiç bir zaman evet demediyse de reddetmemiştir de. Puzo'nun ölümünden ('99) 5 yıl kadar sonra kızı çıkıp demiştir "Evet o Sinatra'ydı." diye.
Johnny Fontane, Baba'dan yardım istiyor.
Filmde Fontane, popülerliğini yitiren bir sanatçıydı. Baba'dan yardım istiyordu. Söylediğine göre bir film çekilecekti ve bu film onu tekrar şöhrete kavuşturacaktı. Pekala filmin çekimleri bir haftaya başlayacaktı ama yapımcı ona rol vermek istemiyordu. Baba da vaftiz oğlu için consigliere Tom Hagen'ı görevlendiriyordu.
Filme yabancı olanlar için consigliere, Don'un yani Baba'nın danışmanına verilen addır. Genellikle avukat olurlar ve olaylara politik çözümler ararlar.
At kafası sahnesi.
Consigliere Tom Hagen'da o yapımcıya gidip durumu sakince anlatıyor, adam parlıyor ve asla kabul etmiyor Johnny Fontane'i. Hagen da yapımcıya "reddemeyeceği bir teklif" yapıyor. Adamcağızın özene bezene beslediği atın kafasını kesip adamın yatağına koyuyor. Adam sabaha karşı uyanıp yanında hayvanın kellesini görünce çılgına dönüyor tabii ki. Rolü fazla bekletmeden Johnny Fontane'e veriyor.
Burada bazı benzerlikler var. Sinatra da, Fontane de işe bir müzik grubuyla başlıyor. Daha sonra solo müzisyen olarak devam ediyorlar. İkisi de zaman içerisinde popülerliklerini yitiriyorlar ama bir savaş filmiyle durumu kurtarıyor. Hem de ne kurtarma!
İşte o Johnny Fontane ya da Frank Sinatra'nın tekrar şöhreti bulduğu film From Here to Eternity. Tam 8 Oscar alıyor ve Frank de en iyi yardımcı oyuncu oscarıyla törenden ayrılıyor.
Bugün Frank Sinatra'yı düşünün. Kimse arkasından "Pis herif mafyaydı, onu bunu vurdurdu!" diye konuşmuyor. Bir de bizim topuğundan vurulan Özcan Deniz ve Asena'ya bakın. Pek sempatik değil aslında. Bir de böyle düşünmek lazım...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder